27 Mayıs 2015 Çarşamba

Ölüme İnat!

   Teker teker kaybedeceğiz tüm sevdiklerimizi. Anneyi, babayı, öpmeye kıyamadığın yarin yanağını kara toprağa gömeceksin. İşin en acı tarafı ise alışacaksın kayıplara. Bir bir teslim edeceksin son mekanlarına. önceleri çok koyacak. Ağlayacaksın. Bu acı, bu ızdırap ile çok uzun süre yaşamam zannedeceksin. Ama yaşayacaksın. Sen bile inanamayacaksın nasıl teselli bulduğuna. Kayıplar başlamadan önce hiç sana ölüm hiç uğramaz sanacaksın. Bir gün ilk ayrılık gelip bulacak seni. beyninden vurulmuşa döneceksin. O güne kadar yaşadığın tüm acılar silinecek hafızandan. Uyuşacak tüm vücudun. Gözlerin, aklın, yüreğin durup dinlenmeden yaşlar akıtacak. Bir gün... İki gün... Üç gün...Dört gün... Derken bir sabah uyanacaksın. Yine güneş doğmuş, yine karnın acıkmış, yine işe gitme vakti gelmiş. Dışarı çıkınca göreceksin ki dallar yine yeşermiş, bir fidan çiçek vermiş. Bir haber alacaksın, yeni bir bir çocuk doğmuş. Sanki o çocuk da toprak olmayacakmış gibi sevineceksin. Çalışacaksın, konuşacaksın, güleceksin. Akşam olacak eve geleceksin, tv izleyecek, misafir ağırlayacak, çay içeceksin... Tek bir farkla! Hep bi eksik olacaksın. her zaman bir tarafın yarım kalacak. Sen göçüp gidene kadar bu hep böyle olacak. Bunca hüzne gark olmuşken bir çocuğun gülümsemesi, bir dost eli senin tesellin olacak. İşte böyle zamanlar için insanın omzunda utanmadan sıkılmadan ağlayacağı yoldaşları olacak. Olmalı. Toprak bir gün bizi de almadan sonsuz sevgiler biriktirmeli insan! Ölüme inat.!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder